Evren milyarlarca küçük parçaya bölünmüş büyük bir gizemdir. Bazılarının cevabını bulduğunuzda yenileri keşfedilir. Bu sistem yüzlerce yıldır devam ediyor. Bilimin hala cevaplarını düzgün bir şekilde analiz edemediği gerçekleri vardır.
Bilimin henüz cevaplayamadığı 10 gerçeğe bakalım.
Beden ve beyin bağlantısı
"Plasebo etkisi" her zaman beyin ve vücut arasındaki yakın bağlantıdan bahsedilirken veya kritik hastalardan bahsedilirken bahsedilir. "Plasebo etkisi" hastanın kendi kendini iyileştirmesidir. Bir kişinin, inandığı sürece sahte, gereksiz bir ilaç enjekte ederek ciddi bir hastalıktan kurtulabileceği kanıtlanmıştır. Plasebo testleri vücudun beynin inandığını deneyimlediğinin kanıtıdır. Çoğu doktor beynin vücudu iyileştirme yeteneğinin, modern tıbbın yapabileceği bir mucizeden çok daha etkili olduğuna inanmaktadır.
Bilimin henüz cevaplayamadığı 10 gerçeğe bakalım.
Beden ve beyin bağlantısı
"Plasebo etkisi" her zaman beyin ve vücut arasındaki yakın bağlantıdan bahsedilirken veya kritik hastalardan bahsedilirken bahsedilir. "Plasebo etkisi" hastanın kendi kendini iyileştirmesidir. Bir kişinin, inandığı sürece sahte, gereksiz bir ilaç enjekte ederek ciddi bir hastalıktan kurtulabileceği kanıtlanmıştır. Plasebo testleri vücudun beynin inandığını deneyimlediğinin kanıtıdır. Çoğu doktor beynin vücudu iyileştirme yeteneğinin, modern tıbbın yapabileceği bir mucizeden çok daha etkili olduğuna inanmaktadır.

Ruhların varlığına dair ciddi bir kanıt olmamasına rağmen, onlara tanık olan, onlarla konuşan ve fotoğraflarını çeken birçok insan var. Fakat bilim hala açıklayamıyor.

Fransızca "déjà vu" kelimesi "daha önce görülmüş" anlamına gelir. Yani, daha önce deneyimlediğinizi düşündüğünüz anlar vardır. En yaygın olay biraz sürpriz, biraz sürpriz. Araştırmacılar biraz araştırma yapmış olsa da, déjà vu'nun nedeni hala bilinmemektedir.

Yıllardır, ABD'nin New Mexico eyaletindeki küçük Taos köyünü ziyaret eden bazı turistler ve vatandaşlar, havada gizlenmiş düşük frekanslı bir kükreme ve titreşim duyuyorlar. Bazıları bunu bir başarısızlık, diğerleri ise doğal bir fenomen olarak yorumlar. Ancak, kükreme kaynağı ve nedeni henüz bilimsel olarak bulunamamıştır.

Hem Batı hem de Doğu toplumları bazı insanların altıncı hissine sahip olduğuna inanmaktadır. Böyle bir güce sahip olduğunu iddia edenler, psikologlar ve araştırmacılar tarafından tekrar tekrar test edildi. Ancak sonuçlar belirsiz ve şüpheli. Altıncı his sorunu hala gizlidir.

Psikologlar bunu şu şekilde açıklar: insanlar farkında olmadan çevrelerindeki kişilerin bilinçaltında farkındadırlar. Bu yüzden aslında "bilmiyor gibi görünmediğimiz" bazı şeyleri biliyoruz veya hissediyoruz. Ancak, bu bilgi bilinçaltı içinde bulunduğundan, bunun nasıl olduğu hakkında hiçbir fikrimiz yok. Bu ifade bazıları için tatmin edici olsa da, diğerleri için üzerinde çalışmak hala uzun ve zordur.

Ölüm benzeri insanlar genellikle aynı hikayeyi anlatır: "Karanlık bir tünelde yürüyordum ve sonunda ışık vardı." Ne yazık ki, başka kanıt veya tartışılmaz bilgi yoktur. Aslında, psikologlar bunun "diğer dünya" değil, travma geçirmiş beynin halüsinasyonları olduğuna inanırlar. Henüz o dünyadan dönmediği için, bu hikayeler açıklanamayacak ve asılsız kalacaktır.

UNO-lar
UNO, yani tanımlanamayan bir uçan cisim dediğinde, daireler ve plaka benzeri gemiler düşünüyorsun. Onları dünyanın farklı ülkelerinde gören insanlar var. Ama bu nesneler ve ışıklar gerçekten neler; İster bir uçak, bir göktaşı ya da yabancı bir gezegen olsun, kimse bilmiyor.

İnsanlar bazen kaybolur. Bazıları hayatlarından kaçar, bazıları kazalarda ölür ve bazıları da suçun kurbanı olur. Bazen yaşıyorlar ve çoğu zaman ölüler. Bazıları cennete yükseliyor. Marie Celeste'nin mürettebatının ve Amerikalı sendika lideri Jimmy Hoff'ün 1872'de Portekiz yakınlarında bulunan bir "hayalet gemide" ortadan kaybolması da böyle bir "yükseliş" tir.

Amerika Birleşik Devletleri'nde "Büyük Ayak" adı verilen kıllı, çok büyük bir yaratık gören birçok insan var. Onların söylediklerine inanırsak, binlerce insan benzeri "büyük bacak" vardır. Ancak şu ana kadar bu korkunç yaratığın tek bir bedeni bulunamadı. Ama resimler, videolar ve tanıklar var. Görünüşe göre "Big Foot" daki İskoç varlığı, kanıtlanmamış Lock Ness canavarı olarak gizem dünyasındaki yerini koruyacak
